Günümüzde, sürdürülebilir üretimi ve günlük ihtiyaçları karşılamak için gerekli olan enerji tüketimi önceki dönemlere göre ciddi artışlar göstermektedir. Dünya çapındaki enerji üretiminin %82’ye yakını petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtlardan elde edilirken, geriye kalan %18’lik üretim ise nükleer ve yenilenebilir kaynaklardan oluşmaktadır. Gelişen teknolojiye paralel olarak meydana gelen enerji gereksinimleri toplumları yeni enerji kaynakları aramaya yöneltmektedir. Günümüzde bu arayışın en önemli çalışma alanı yenilenebilir enerji kaynaklarıdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından rüzgâr ve güneş enerjisi, sonsuz ve yaygın bir kaynak olması, doğrudan elektrik enerjisine dönüştürülebilmesi gibi avantajları sebebiyle hızla yaygınlaşmaktadır.
Yenilenebilir enerji kaynakları arasında rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi ve biyolojik atıklardan elde edilen üretimlere göre maliyet-verim karşılaştırmasında ön plana çıkmaktadır. Ayrıca son yıllarda rüzgâr enerjisine artan talebin temelinde rüzgâr türbinlerindeki teknolojik gelişmelerin büyük katkısı bulunmaktadır. Bu durum son 20 yılda rüzgâr enerjisinin kullanım oranını diğer enerjilere göre oldukça yükseltmiştir. Dünya’daki kurulu rüzgâr santrali kapasitesi ele alınırsa, 1996 yılında 6100 MW olan kurulu güç 2007 yılında 93864 MW değerine ulaşmıştır. Türkiye'nin teknik rüzgâr enerjisi potansiyeli 166 GigaWattsaat/yıl (GWh/yıl)’dır. Türkiye’de rüzgâr enerjisi kullanımının artırılmasına yönelik olarak, Türkiye rüzgâr haritası çıkarılmış ve bölgelere göre kurulabilecek tesislerin değerlendirilmesi yapılmıştır. Ülkemizin rüzgâr enerjisinden elektrik üretimine başlaması ise 1990’lı yılların ortalarında olmuştur. Türkiye'nin ilk ticari rüzgâr yatırımı olan 1,5 MW'lık rüzgâr çiftliği 1998 yılında Çeşme’de kurulmuştur. Bu rüzgâr çiftliğinin ardından yine Çesme'de aynı yıl içinde 7,2 MW'lık bir santral, Haziran 2000'de ise Bozcaada'da 10,2 MW'lık diğer rüzgâr santralleri devreye girmiştir.
Bu çalışmada, ülkemizde yer alan rüzgâr santrallerinin kurulu güç değerleri ve genel olarak Türkiye’deki rüzgâr enerjisinden elektrik üretiminin toplam enerji üretimi içerisindeki yeri incelenmiştir. 1998 yılından günümüze kadar kurulan rüzgâr santralleri ve güç değerleri ile Türkiye’nin rüzgâr haritası çıkarılmış ve gelecekte rüzgâr enerjisinin ülkemizdeki elektrik üretimine hangi oranlarda katkı sağlayacağı belirlenmeye çalışılmıştır.
Nowadays, the energy consumption required meeting the sustainable producing and daily requirement exhibits serious increments. The 82% of energy generation all over the world is obtained using fossils such as petroleum or natural gas, while the left portion about 18% is being generated using nuclear and renewable sources. The improvements in the technology direct people to research new energy sources in order to meet the energy demand. Currently, the most important study area of these researches is renewable energy sources. The solar and wind energy sources are spreading rapidly due to having eternal and wide potentials.
The wind power is accepted more adequate according to solar and biomass sources among renewable sources owing to its cost and efficiency issues. Furthermore, the developments achieved in turbine technologies also help to increase the popularity of wind energy. This situation has considerably increased the utilization rate of wind energy in last two decades. The installed wind energy capacity has increased from 6100 MW to 93864 MW between 1996-2007 years. The technical wind energy potential of Turkey is about 166 GWs/yr. The wind map of Turkey has been prepared and the possible wind farm districts have been detected in order to increase wind power utilization. The first application of electricity generation using wind energy in Turkey is begun in 1990s. The first commercial wind power investment has been done in Çeşme with the wind farm at the 1.5 MW power rate. The other pioneer wind farms are the other one in Çeşme again at the 7.2 MW and in Bozcaada at the 10.2 MW power rate which has been established in 2000.
In this study, the power values of installed wind farms and their portion in the global energy market in Turkey have been analysed. The wind map of Turkey that contains the wind farms and power rates has been prepared and it has been surveyed to predict the ratios of wind energy in global energy of Turkey in future.