Özet:
Son yıllarda ülkemizde tasavvufun teşekkül sürecine yoğunlaşan çalışmalarda nicelik ve nitelik yönünden bir artışın olduğu gözlemlenmektedir. IV. (X.) asrın sonlarına kadar uzatılabilecek bu döneme dair özellikle belli bir kavrama, şahsa ya da bölgeye dair yapılan mikro çalışmalar olduğu gibi, Hacı Bayram Başer’in Şeriat ve Hakikat: Tasavvufun Teşekkül Süreci adlı kilometre taşı niteliğindeki eserinde olduğu gibi şeriat-hakikat ikilemi, velayet problemi ya da tasavvufi bilginin imkânı gibi belli problematikler ekseninde makro çalışmalar da yapılmaktadır. Geçtiğimiz aylarda bu çalışmalar zincirine yeni bir halka daha eklendi. M. Nedim Tan’ın erken dönem zühdünü ve züht hareketinden bir Sünnî din ilmi olarak tasavvufa geçişi anlamada kritik bir isim olan Râbia el-Adeviyye (ö. 185/801[?]) üzerine odaklanan, Bir Dinî İdealin İfade Biçimleri: Râbia el-Adeviyye’den Kalanlar başlıklı çalışması erken dönem çalışmalarının çok önemli bir halkası olmaya aday görünüyor.