Özet:
1960’lı yılların başlarında Türkiye’den Almanya’ya trenler sadece misafir işçileri değil aynı
zamanda umut, hasret, özlem gibi duyguları da taşımışlardır. Bir miktar para biriktirdikten
sonra vatana geri dönme düşüncesiyle başlayan bu macera bir türlü bitememiş, Almanya’daki Türkler beşinci kuşağa ulaşmıştır. Gurbette ilk yıllarda yaşanan yabancı kültür, yabancı dil, yabancı insanlar gibi sorunlar anadilde yazılan yazınsal eserlerde yansıtılmıştır. Geri dönüş süresi uzadıkça yabancı dil ve yabancı kültür benimsenmiş ancak bu kez de kimlik arayışı gibi farklı sorunlar ortaya çıkmıştır. Yeni kuşaklarla birlikte yeni vatanın dilinde yeni temalarla farklı yazınsal eserler kaleme alınmaya başlanmıştır.
Bu çalışmada, Almanya’daki Türklerin yazmış oldukları yazınsal eserler, türleri ve temaları
araştırılmış olup, kuşaklar arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları incelenmiştir