Geleneksel terim mantığının (logica termini) temel öğretileri, tasımlık çıkarımların oluşum yapısına uygun olarak düzenlenir. Tasımlık bir çıkarım önermelere, önermelerse – son aşamada – terimlere çözümlenir; bu oluşum yapısına uygun olarak da terim mantığı, (i) terimler (termini) öğretisi, (ii) önermeler (propositiones) veya yargılar (judicia) öğretisi ve (iii) dolaylı/dolaysız çıkarımlar veya izlemeler (consequentiae immediatae/mediatae) öğretisi olarak bölümlenir. Bu yapı, bir öğretinin, kendinden sonra gelen öğretiden belli bir dereceye kadar bağımsızca işlenebileceği fikrini doğurabilir, öyleyse, örneğin, önermeler, en azından bir dereceye kadar, tasımlık çıkarımlardan bağımsız olarak incelenebilecektir. Immanuel Kant gibi bazı klasik felsefeciler, en parlak ifadesini, Port-Royal Mantığı’nda (Arnauld & Nicole’ün Mantık veya Düşünme Sanatı’nda) bulan bu öğreti düzenindeki çözümleme sırasını kısmen (Kant örneğinde, yargı öğretisi lehine) bozan yaklaşımlar geliştirmiştir. Bu yazı, Fransız felsefeci Jules Lachelier’nin (18321918) yine aynı öğreti düzenini kısmen bozan, daha özelde, önerme tipleşmesini, önermelerin tasımlarda oynayacakları rollere göre incelten yaklaşımını incelemektedir. Bu yaklaşımın odak noktası, yüklemeli önermelerde (Lachelier’nin terimleriyle, içindelik önermelerinde) anlam değeri tiplerinin, bahsedilen rolleri belirleyen kiplik statüleri üzerinden ayırt edilmesidir. Lachelier, yüklemeli biçimlere atadığı anlam değerlerini, hangi yükleme tiplerinin hangi yükleme tiplerini mantıki olarak içerdiğini denetlemenin bir aracı olarak, yani adeta, modern anlamıyla, bir tür semantik kuram olarak kullanıyor görünmektedir. Lachelier, üç şekilli kategorik tasım kuramını da, G. W. Leibniz’in etkin bir biçimde kullanmış olduğu, tasım kiplerini birbirlerine dönüştürme yöntemiyle birlikte ele alarak, önerdiği anlam kuramının bunun üzerinden bir tür sağlamasını yapmaya çalışmaktadır. Lachelier’nin anlam çözümlemesini, formel olmayan bir yükleme semantiği olarak ele alıp açıklayan bu yazı, Lachelier’nin genel tasım kuramı anlayışını modern terimlerle anlamaya çalışmaktadır.
The main doctrines of the traditional logic of terms (logica termini) are standardly
organized according to the formation structure of syllogistic inferences. A syllogistic
inference is analyzed into propositions, and propositions, in the last instance, to
terms; the logic of terms, in line with this formation structure, is partitioned into the doctrines, respectively, of terms (terminorum), of propositions (propositionum) or judgments (judiciorum), and of immediate
and mediate inferences or followings (consequentiarum immediatarum/mediatarum). This structure communicates the idea
that a given doctrine could be treated, to a certain extent, independently of the next one to come, so that propositions,
for instance, could be examined, at least to a certain extent, independently of syllogistic inferences. Some classical
philosophers such as Immanuel Kant have developed approaches that break in part this order of analysis which finds its
clearest expression in the Port-Royal logic (Arnauld & Nicole’s Logic or the Art of Thinking). In Kant’s case the order is changed
in favor of the doctrine of judgements. This paper examines the French philosopher Jules Lachelier’s (1832-1918) approach
which similarly breaks the same doctrinal order, and which, more specifically, refines the typification of propositions
according to the roles to be played by propositions in syllogisms. What lies at the core of this approach is the identification
of the semantic values of categorical propositions (or, as Lachelier calls them, of propositions of inherence) in terms of modal
statuses which are to determine these roles. Lachelier seems to use the set of values he assigns to the categorical forms as a
tool for testing logical implication among types of predication, that is, as some sort of semantic theory in the modern sense.
Lachelier also discusses the three-figured categorical syllogistic along with a method, effectively used by G. W. Leibniz, of
transforming syllogistic moods into each other, and tries to confirm his semantic theory in terms of such syllogistic. This
paper explains Lachelier’s analysis of meaning by treating it as a non-formal semantics of predication, and tries to make
some modern sense of Lachelier’s general approach to syllogistic.