Hruşov yönetimindeki Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği, geçmiş liderlerle kıyasla Afrika siyasetinde değişikliğe gitmiş ve dolayısıyla olağandışı bir durum yaşanmıştır. Kıtanın özellikleri ve uluslararası konjonktürdeki değişiklikler, Moskova’nın bu olağandışı tutumunu ise olağan kılmıştır. Buna göre Sovyet dış politikasında ve ideolojisinde esnekliğe gidilmiş ve Afrika ile ortak nokta bulunmaya, kıtanın potansiyeli kullanılmaya çalışılmıştır. Kremlin, bağımsızlığını kazanan bu ülkelere komünizmin yerleşmesini, Sovyet modelinin uygulanmasını sağlayarak ve Üçüncü Dünya’nın bu aktörlerini yanına çekerek Batı’ya karşı üstünlük sağlanmayı amaçlamıştır. Öncelikli hedeflerin gerçekleşmemesi durumunda ya da hedeflere giden süreçte farklı veya tamamlayıcı amaçlara başvurulabilmiştir. Sovyetler Birliği ve Afrika arasındaki ortak noktalar sınırlı olmuş, yakınlaşmaya dair eksikler yeni araçları benimsetmiştir. Afrika’nın sömürge geçmişine ve kalkınma odaklı geleceğine Moskova yanıt vermiştir. Fakat Hruşov döneminin hedefleri tümüyle gerçekleşememiştir. Moskova ve Afrika ülkeleri işbirliğinde, ideolojik ve siyasi değişikliğin çizdiği çerçeveye uyumda sınanmıştır.
The Union of Soviet Socialist Republics (USSR) under Khrushchev’s governance, compared with
previous leaders, changed its policy on Africa and hence an extraordinary situation happened. However the
peculiarities of Africa and changes in international conjuncture, transformed Moscow’s extraordinary approach
to an ordinary one. Accordingly, the Soviet policy and ideology were made flexible and the USSR tried to find
common grounds with Africa and use its potential. Through application of Soviet model and communism in
Africa, making alliances with the Third World’s newly independent actors Kremlin aimed to have superiority
against the Western world. Along the process of reaching to ultimate goals or in the case of failing to achieve
primary aims; different or supplementary aims could be adopted. The common points between the Soviet Union
and Africa were limited and absence of several factors regarding bilateral rapprochement resulted in adoption
of new tools. Moscow gave answers to Africa’s colonial past and development oriented future. The goals of
Khrushchev’s era were not completely realized. Moscow and the African states were tested in bilateral
cooperation and in conformity to the framework drawn by ideological and political changes.