Özet:
Kırsal alanlar, temelde tarımsal faaliyetler ile çeşitli ekonomik faaliyetlerin de yer aldığı, ülkesel ölçekte fayda sağlayan peyzajlar olmasının yanında, kültürel desenin ve toplumsal dinamiklerin korunması açısından önem taşıyan çok yönlü mekanlardır. Şüphesiz, kentsel ve kırsal alanlarda zaman içerisinde meydana gelen sosyal ve fiziksel değişim ve dönüşüm, birbirinden ayrı düşünülmemelidir. Planlama ve koruma kararları alınırken, her iki toplumsal birliğin de fikrine başvurulmalı, kararların kalıcılığı bu fikir birliği ile sağlanmalıdır. Bu çalışmada; Erzurum kenti ve kırsal karakteri örneği ele alınmış, kentlinin kırsal alan planlaması açısından rolü irdelenmiş, kent halkının kırsal alan kimliği ile ilgili farkındalık düzeyleri ve bakış açıları ortaya konmuştur. Ankete katılanların %69.8’inin köyünün ve % 50.87’sinin köyde evi olduğu belirtirken, ilin doğal ve kültürel dokusunun, bugün ki ve gelecekteki durumu ile alakadar olduklarını ve korumaya yönelik kentlilik bilincine sahip olduklarını ifade etmişlerdir. Ayrıca %61.8’i, köyüne/sevdiği bir köye dönmeyi, ya da orda bir evi olmasını istediğini ifade etmiştir. Çalışmada yürütülen birebir anketler, istatistiki analize tabi tutulmuş, bu analizler doğrultusunda değerlendirmeler yapılmıştır.