Dünya Bankası Grubu (DBG) Şubat 2019’da Libya’da devam eden barış sürecine
katkıda bulunacak, ekonomik iyileşmeyi destekleyen ve vatandaşlara sunulan
hizmetleri geliştirmeye odaklanan yeni bir destek stratejisi ilan etmiştir. Elektrik
tedarik etme hizmeti, Libya hükümetinin ve DBG’ nin düşünmesi gereken temel
unsurlardan birisidir. Çünkü elektrik tedariği çok kötü bir kalitededir, sık yaşanan
kesintiler ve güç azalmaları günde birkaç saat sürmekte, dolayısıyla tüketicileri
tatmin etmemektedir. Libya geçtiğimiz on yıllar içerisinde elektrik altyapısına
önemli ölçüde yatırım yapmıştır. Bu yatırımlar Libya Genel Elektrik Şirketi (LGEŞ)
aracılığı ile finanse edilmektedir, LGEŞ tek ulusal güç kurumu olarak bu yatırımları
planlayıp yöneten önemli bir kurumdur. Genel anlamda konuşursak, LGEŞ, farklı
kapasitelerde, teknolojilerde ve yaşta, Libya topraklarına dağılmış 85 üretim birimini
kapsayan yaklaşık 26 güç istasyonuna sahiptir. 2017 itibarıyla, LGEŞ’ in resmi
kurulum kapasitesi 10.238GW’a ulaşırken güç ağını destekleyen mevcut güç ise
5.35GW’tır ve bu, kurulum kapasitesinin %52’sini oluşturmaktadır. Güç ağının
tedarikinde yaşanan bazı dış ve iç kısıtlamalar, bakım ve diğer işlemler, 85 birimin
19’unun geri çekilme yaşına ulaşması (yorgunluk), politik istikrarsızlık ( silahlı
çatışmalar) gibi faktörlere bağlı olarak sürekli değişmektedir. Elektrik tedariğindeki
eksiklikler 2019’da artış göstermiştir ve bu durum Libya halkının şikayet etmesine
neden olan bir faktördür. Derinlemesine incelediğimizde, sık sık yaşanan güç
azalmalarının, ekonomik durumun ve bireylerin refahının bozulmasına yol açtığını
görebiliriz. Eğer otoriteler ve güncel hhükümetler yenilenebilir enerji kaynaklarının
(YEK) potansiyelini dikkate alırlarsa Libya’daki elektrik alanındaki bu eksiklik daha
verimli bir şekilde giderilecektir. Dolayısıyla, bu araştırmanın konusu, YEK’ in bu
eksikliği nasıl kapatabileceğini öörneklendirerek, verileri bir araya getirerek
anlatmak
vii
ve aynı zamanda Libya halkını fosil yakıttan kaynaklanacak olan olası bir zarardan
korumaktır. Bu çalışma aynı zamanda YEK ’i Libya’daki enerji üretebilme
bağımsızlığı ve güvenilirliğini, fosil yakıttan ayırması bakımından ekonomik
anlamda değerlendirmektedir. Bu tez, Türkiye Cumhuriyeti’ni, coğrafi yakınlık,
kültürel özellikler, bu alandaki dikkate değer deneyimi, hızlı büyüyen ekonomisi, ve
Libya’ya benzer o şekilde gelişmekte olan bir ülke olmasından dolayı YEK’ i
uygulamak için ideal bir örnek olarak ortaya koymaktadır.
Endeksler Türkiye’nin 2020’deki ana enerji tüketiminin 222.4 Mtoe’ya ulaşacağını
ve 2023’te 357 TWs’e çıkacağını göstermektedir. 2015’te Türkiye, elektriğinin 262
TWs’ ini üretmiştir, bunun 67 TWs ini hidrogüç ten , ve 12 TWs ini güneş ve rüzgar
ile üretmiştir. Ayrıca, Türkiye’deki toplam kurulum kapasitesi 2017’de yaklaşık 81
GW tır ancak, talebinönemli bir kısmı, temel olarak doğal gaz, kömür ve linyit ve
YEK tarafından (%28.9) tarafından karşılanmıştır. Elektrik tüketimindeki bu
büyümenin 2023’te devam etmesi ve 385 TWs’e ulaşması beklenmektedir. Buna
karşın, 2018’de Türkiye 84.7 GW kurulmuş elektrik üretim kapasitesine sahipti ve
bunun 33.8GW’u su ve rüzgar gücünden gelmekteydi. Elektrik tedariğinde ki
büyüyen talep ile başa çıkabilmek için, bu ülke 2023 stratejisini belirlemiş ve bu
stratejide 2023’te elektrik üretim kapasitesinin 20 GW’unu rüzgardan, 5GW’unu
güneşten ve 1 GW’unu jeotermalden elde etmeyi hedeflenmiştir. YEK gücü ile ilgili
planlar bu ülkenin ekonomik büyümesinde önemli bir yere sahiptir. 2019’un ilk
yarısının sonunda Türkiye’nin elektrik üretiminin %51.5’i YEK’ den elde
edilmektedir ve bu kaynaklar su gücü, rüzgar, jeotermal ve güneş enerjisidir. Bu
açıdan bakarsak, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını maksimuma
çıkarabilmek için özel bir ilgi gösterilmektedir ve bu durum Türkiye’de enerji
bakanlığı için birincil önem taşımaktadır.
Bu tez, belirtilen konulara yeni perspektifler geliştirmeyi hedeflemektedir böylece
Libya’nın elektrik kaynakları ile ilgili öncelikler, yapılması gereken bazı acil
eylemler ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması vurgulanmaktadır. Libya
yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı için önemli bir potansiyele sahiptir
ancak hızlı, somut eylemler yapılmasına ve bu tür projeleri başlatabilmek için
Türkiye örneğindeki gibi iyi yönetim protokollerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu
viii
araştırma, Libya’daki yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının doğal
kaynakları, ekonomik büyümeyi, kültürel mirası ve bireylerin refahını arttıracağını
ve çeşitliliğe dayanan dinamik bir ekonomi kurulmasını destekleyeceğini ifade
etmektedir. Bu çalışma, hizmet ve ekonomi sürecini desteklemektedir ve Libya’nın
politik bölünmeleri provoke edebilen güncel ekonomik zorluklara dikkat çekerek
tüm Libyalılar için işlevsel bir ekonomi inşa edilmesine yardımcı olmaktadır.
The World Bank Group (WBG) announced February 2019 a new strategy of support
for Libya focused on restoring key services to citizens and promoting economic
recovery as a critical contribution to the ongoing peace process. Electricity supply
service is one of the fundamentals that the Libyan governments and WBG should
have thought about, since the electricity supply becomes a very poor in quality and
does not satisfy consumers due to its frequent cuts and subtracting loads that go for
several hours per day. Libya has invested considerably in its electricity infrastructure
over the past decades. Those investments were funded by the Libyan government
through the development budget of the General Electricity Company of Libya
(GECL) and its sole national power utility, has been the key player planning and
orchestrating these investments. Generally speaking, GECL has about 26 power
stations containing 85 generating units having divergent capacities, technologies and
ages distributed around Libya soils. As of 2017, GECL’s official installed capacity
reached 10.238GW, while the power available to supply the power network was
5.35GW, representing 52% of installed capacity. The power supply the power
network varies continuously due to some external and internal constraints and
maintenance and other works, 19 units out of the 85 have reached retirement age
(exhausted) as well as the political instability (armed clashes). The deficit in the
available electricity has been increased in 2019, which a factor causing the Libyan
society to suffer, in depth, the frequent subtracting loads led to destruct the economic
situation, and also welfare of individuals. The deficit in the electricity supply in
Libya would be much efficient if the authorities and frequent governments will
consider the potentiality of renewable energy resources (RER).
x
Therefore, the objective of this research study was to collect factual data from a
proficient example on how the RER would cover that deficit and also to safe the
Libyan environment from any harms may be caused by using fossil fuel. The study
also aimed to economically value the RER in terms of reducing the independence
and reliance of generating energy on the fossil fuel in Libya. This thesis has
considered the Republic of Turkey as the ideal example for utilizing RER in the
recent years due to its, geographical proximity, cultural aspects, remarkable
experience in this field, one of the fastest economic growing states, and as it is a
developing country, which is similar to Libya.
Indexes predict that Turkey primary energy consumption in 2020, would reach 222.4
Mtoe and further will rise to 357 TWh by 2023. Turkey in 2015 produced 262 TWh
of electricity, among which is 67 TWh from hydropower, and 12 TWh from solar
and wind. Additionally, in Turkey total installed capacity was about 81 GW in 2017,
however, the considerable demand has mainly been met by natural gas, coal and
lignite, and RER (28.9%). The growth in electricity consumption is expected to
continue and to reach 385 TWh in 2023. However, in 2018, Turkey has an installed
electricity generation capacity of 84.7 GW, made up of 33.8 GW from hydro power,
and wind energy. In order to cope with the growing demand on the electricity supply,
the country has adopted a 2023 strategy including targets to reach an installed
electricity generation capacity of 20 GW from wind, 5 GW form solar and 1 GW of
geothermal by 2023. Plans for RER power have been the key aspect of the country's
economic growth. As of the end of the first half of 2019, 51.5% of Turkey electricity
production was obtained the RER including hydropower, wind, geothermal, and
solar energy. According to this perspective, special attention has been paid to
maximize utilization of the renewable energy resources, which is the highest priority
for the ministry of energy in Turkey.
Thus, the details and results of the study are collectively gathered and new material
so that can be helpful to implement. This thesis attempts to present new perspectives
on these issues, to highlight priorities and some of the urgent actions needed
regarding the electricity supply for Libya using renewable energy resources. Libya is
a potential state for exploiting the renewable energy resources that needs a fast and
concrete action as well as good managerial protocols to kick off such projects taking
into account the Turkish example. This research would suggest that renewable
xi
energy resources in Libya could leverage its natural resources, economic growth, and
cultural heritage and welfare of individuals particularly its youth with strong
potential, to create a diverse and dynamic economy. This study determined to
support the service and economy process and help Libya reach this goal by
addressing current economic challenges that can aggravate political divisions and
build instead an economy that works for all Libyans.