Özet:
Çavuşin Kapadokya bölgesinin tam kalbinde yer almaktadır ve tarihi,
Kapadokya’nın genel tarihine eşdeğer durumdadır. Milyonlarca yıl önce
Erciyes, Melendiz ve Hasandağı püskürttüğü lav ve küller su ve rüzgar
erozyonuyla şekillenerek, dünyada eşi benzeri olmayan peri bacaları
meydana gelmiştir. Bu peri bacaları bölgeye yerleşen ve Hıristiyanlığı
yaymaya uğraşan keşişler tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Bu keşişler
Roma askerlerinden kaçmak için bulundukları yerleri terk etmişlerdir.
Çavuşin ve civarında bulunan peribacalarının içlerini oyarak, tehlike anında
saklanacakları evcikler kazmışlardır. Hızla Hıristiyanlaşan bölge halkı bu
küçük evciklere saklanmaları gerektiğinde içerisinde bulunan erzak depoları
ve su sarnıçları sayesinde uzun süre buralarda barınabilmişlerdir. Bu evlerin
içerisine küçük şapeller kazarak ibadetlerini de buralarda yerine
getirmişlerdir. Verimsiz toprakları için de kaya yamaçlarına güvercin evleri
kazarak güvercin gübresinden yararlanmışlardır.
334 yılında Doğu Roma imparatorluğunun Hıristiyanlığı resmi din
olarak kabul etmesi üzerin en gerçek incili seçmek için bir konsül
toplanmasına karar verildi. Kapadokya bölgesinden Nissalı Gregori ve Aziz
Vasilios (Basileios) bu toplantıya gönderildi. Toplantı sonucu Kapadokyalı
papazların önerdiği incil kabul edilip, diğer inciller yok edilmiştir. Bu
tarihten sonra Kapadokya’da manastır hayatına geçilmişti. Manastır
hayatına geçildiğinde Kapadokya’nın ilk geniş hacimli kilisesi olan St. John
The Baptist (Vaftizci Yahya) kilisesi, Çavuşin köyünde yapılmıştır. Kilise
Göreme ve Uçhisar dan görülebilecek şekilde, 5.yy. da yapılmıştır. Daha
sonra civarındaki vadilerde çok sayıda kilise ve manastır inşa edilmiştir.
St. John The Baptist kilisesi içerisinde bulunan ve İncilden tasvir
edilen fresklerin bir kısmı tahrip olmasına rağmen, sağlam sütunları,
etkileyici manzarası ve geniş yapısı ile dikkat çekmektedir.