Özet:
Doğa ve tarihin bütünleştiği Kapadokya’da, coğrafi olaylar peribacalarını
oluştururken tarihi süreç içinde insanlar da bu peribacalarının
içlerine ev ve kiliseler oymuş, bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık
medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin
Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya’da, yazılı tarih Hititlerle
başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında
ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu’nun da önemli
kavşaklarından birini oluşturur.
Kapadokya bölgesinin önemli yerleşim alanlarından biri de Avanos’tur.
Uzun bir tarihe ve zengin bir kültüre sahip olan Avanos, Hititler devrinde
Zuwinasa, Asurlular ve erken Hıristiyanlık dönemlerinde ise Venasa
olarak geçmektedir. Selçuklular dönemindeki adı ise Evenuz’dur. Avanos,
Roma ve Bizans dönemlerinde olduğu gibi, Selçuklular ve Osmanlılar
döneminde de yöredeki önemli ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden
biri olmaya devam etmiştir.
Avanos, İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak Bölümü’nde ve Nevşehir
ili sınırları dâhilinde yer alan Kızılırmak Nehri’nin her iki kıyısında
yer alan taraça yüzeyleri üzerinde kurulmuştur. Coğrafi konumu nedeniyle
tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Avanos,
yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş köklü ve zengin bir
kültürel mirasa sahiptir. Avanos’un tarihi, doğal ve kültürel zenginliği
yüzyıllar boyunca bölge insanı tarafından doğal malzemelerle yoğrulup
bütünleşmiş ve sanata dönüştürülmüştür. Kapadokya’nın merkezinde
yer alan Avanos’ta yaşayan halkın geçim kaynağını oluşturan uğraşlarda,
bu doğal, tarihi ve kültürel miras önemli bir yer tutmaktadır.
Avanos ve çevresi tarihi, kültürel yapısı, jeolojik ve jeomorfolojik oluşumları
ve kaynak değerlerinin zenginliği açısından önemli turizm merkezlerinden
biridir. Ülkemizde ve dünyada geleneksel el sanatları ve
özellikle çanak-çömlek yapımı ile adını duyuran Avanos, günümüzde
de çömlekçilik, dokumacılık ve onyx taşı işlemeciliği gibi geleneksel
sanatlarla bu özelliğini devam ettirmektedir. Yörede tarımın yanı sıra Doğa ve tarihin bütünleştiği Kapadokya’da, coğrafi olaylar peribacalarını
oluştururken tarihi süreç içinde insanlar da bu peribacalarının
içlerine ev ve kiliseler oymuş, bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık
medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin
Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya’da, yazılı tarih Hititlerle
başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında
ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu’nun da önemli
kavşaklarından birini oluşturur.
Kapadokya bölgesinin önemli yerleşim alanlarından biri de Avanos’tur.
Uzun bir tarihe ve zengin bir kültüre sahip olan Avanos, Hititler devrinde
Zuwinasa, Asurlular ve erken Hıristiyanlık dönemlerinde ise Venasa
olarak geçmektedir. Selçuklular dönemindeki adı ise Evenuz’dur. Avanos,
Roma ve Bizans dönemlerinde olduğu gibi, Selçuklular ve Osmanlılar
döneminde de yöredeki önemli ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden
biri olmaya devam etmiştir.
Avanos, İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak Bölümü’nde ve Nevşehir
ili sınırları dâhilinde yer alan Kızılırmak Nehri’nin her iki kıyısında
yer alan taraça yüzeyleri üzerinde kurulmuştur. Coğrafi konumu nedeniyle
tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Avanos,
yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş köklü ve zengin bir
kültürel mirasa sahiptir. Avanos’un tarihi, doğal ve kültürel zenginliği
yüzyıllar boyunca bölge insanı tarafından doğal malzemelerle yoğrulup
bütünleşmiş ve sanata dönüştürülmüştür. Kapadokya’nın merkezinde
yer alan Avanos’ta yaşayan halkın geçim kaynağını oluşturan uğraşlarda,
bu doğal, tarihi ve kültürel miras önemli bir yer tutmaktadır.
Avanos ve çevresi tarihi, kültürel yapısı, jeolojik ve jeomorfolojik oluşumları
ve kaynak değerlerinin zenginliği açısından önemli turizm merkezlerinden
biridir. Ülkemizde ve dünyada geleneksel el sanatları ve
özellikle çanak-çömlek yapımı ile adını duyuran Avanos, günümüzde
de çömlekçilik, dokumacılık ve onyx taşı işlemeciliği gibi geleneksel
sanatlarla bu özelliğini devam ettirmektedir. Yörede tarımın yanı sıraDoğa ve tarihin bütünleştiği Kapadokya’da, coğrafi olaylar peribacalarını
oluştururken tarihi süreç içinde insanlar da bu peribacalarının
içlerine ev ve kiliseler oymuş, bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık
medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin
Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya’da, yazılı tarih Hititlerle
başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında
ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu’nun da önemli
kavşaklarından birini oluşturur.
Kapadokya bölgesinin önemli yerleşim alanlarından biri de Avanos’tur.
Uzun bir tarihe ve zengin bir kültüre sahip olan Avanos, Hititler devrinde
Zuwinasa, Asurlular ve erken Hıristiyanlık dönemlerinde ise Venasa
olarak geçmektedir. Selçuklular dönemindeki adı ise Evenuz’dur. Avanos,
Roma ve Bizans dönemlerinde olduğu gibi, Selçuklular ve Osmanlılar
döneminde de yöredeki önemli ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden
biri olmaya devam etmiştir.
Avanos, İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak Bölümü’nde ve Nevşehir
ili sınırları dâhilinde yer alan Kızılırmak Nehri’nin her iki kıyısında
yer alan taraça yüzeyleri üzerinde kurulmuştur. Coğrafi konumu nedeniyle
tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Avanos,
yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş köklü ve zengin bir
kültürel mirasa sahiptir. Avanos’un tarihi, doğal ve kültürel zenginliği
yüzyıllar boyunca bölge insanı tarafından doğal malzemelerle yoğrulup
bütünleşmiş ve sanata dönüştürülmüştür. Kapadokya’nın merkezinde
yer alan Avanos’ta yaşayan halkın geçim kaynağını oluşturan uğraşlarda,
bu doğal, tarihi ve kültürel miras önemli bir yer tutmaktadır.
Avanos ve çevresi tarihi, kültürel yapısı, jeolojik ve jeomorfolojik oluşumları
ve kaynak değerlerinin zenginliği açısından önemli turizm merkezlerinden
biridir. Ülkemizde ve dünyada geleneksel el sanatları ve
özellikle çanak-çömlek yapımı ile adını duyuran Avanos, günümüzde
de çömlekçilik, dokumacılık ve onyx taşı işlemeciliği gibi geleneksel
sanatlarla bu özelliğini devam ettirmektedir. Yörede tarımın yanı sıra Doğa ve tarihin bütünleştiği Kapadokya’da, coğrafi olaylar peribacalarını
oluştururken tarihi süreç içinde insanlar da bu peribacalarının
içlerine ev ve kiliseler oymuş, bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık
medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin
Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya’da, yazılı tarih Hititlerle
başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında
ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu’nun da önemli
kavşaklarından birini oluşturur.
Kapadokya bölgesinin önemli yerleşim alanlarından biri de Avanos’tur.
Uzun bir tarihe ve zengin bir kültüre sahip olan Avanos, Hititler devrinde
Zuwinasa, Asurlular ve erken Hıristiyanlık dönemlerinde ise Venasa
olarak geçmektedir. Selçuklular dönemindeki adı ise Evenuz’dur. Avanos,
Roma ve Bizans dönemlerinde olduğu gibi, Selçuklular ve Osmanlılar
döneminde de yöredeki önemli ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden
biri olmaya devam etmiştir.
Avanos, İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak Bölümü’nde ve Nevşehir
ili sınırları dâhilinde yer alan Kızılırmak Nehri’nin her iki kıyısında
yer alan taraça yüzeyleri üzerinde kurulmuştur. Coğrafi konumu nedeniyle
tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Avanos,
yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş köklü ve zengin bir
kültürel mirasa sahiptir. Avanos’un tarihi, doğal ve kültürel zenginliği
yüzyıllar boyunca bölge insanı tarafından doğal malzemelerle yoğrulup
bütünleşmiş ve sanata dönüştürülmüştür. Kapadokya’nın merkezinde
yer alan Avanos’ta yaşayan halkın geçim kaynağını oluşturan uğraşlarda,
bu doğal, tarihi ve kültürel miras önemli bir yer tutmaktadır.
Avanos ve çevresi tarihi, kültürel yapısı, jeolojik ve jeomorfolojik oluşumları
ve kaynak değerlerinin zenginliği açısından önemli turizm merkezlerinden
biridir. Ülkemizde ve dünyada geleneksel el sanatları ve
özellikle çanak-çömlek yapımı ile adını duyuran Avanos, günümüzde
de çömlekçilik, dokumacılık ve onyx taşı işlemeciliği gibi geleneksel
sanatlarla bu özelliğini devam ettirmektedir. Yörede tarımın yanı sıra özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren turizmin gelişmesi ile
birlikte el sanatları, yörenin ekonomik faaliyetleri arasında ayrı bir öneme
sahip olmaya başlamıştır.
Kültür açısından zengin olan yörenin özelliklerini ortaya çıkarıp bir
eser haline getirme fikriyle düzenlemeye karar verdiğimiz “Avanos
Sempozyumu”nda 73 bildiri ile 106 araştırıcı ve akademisyen sunum
gerçekleştirmiştir. Bu eserde, Avanos’un tarihi, coğrafi ve sosyal yapısı,
dil ve kültürü, mimari ve folklorik zenginlikleri, el sanatları, gelenek ve
görenekleri, son yıllarda örnek bir büyüme gösteren turizmi, işgücü ve
ulaşım potansiyeli, yörede yetişen kültür, sanat ve devlet adamlarının
hayatı, kişiliği, çalışmaları ve eserleri, her biri ciddi ve bilimsel araştırmaların
ürünü olan bildirilerle ortaya konmuştur.
Bu bilimsel ve hacimli eserin ortaya çıkmasını sağlayan sempozyumun
düzenlenmesinde büyük katkıları olan Nevşehir Hacı Bektaş Veli
Üniversitesi’ne teşekkür ederim. Ayrıca sempozyumun planlanması,
düzenlenmesi ve yayına dönüştürülmesi sürecinde büyük bir özveri
ve titizlikle çalışan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kapadokya
Araştırma ve Uygulama Merkezi (NEVKAM) Müdürü Doç. Dr. Adem
ÖGER’e, eserin basımını üstlenen Ahmet Ağca’ya ve tüm katılımcılara
şükranlarımı sunarım.