Özet:
Tasavvuf kaynaklarında anne-çocuk ilişkisi hakkında az sayıda detay verilmiş olsa
da hem kendisi sûfî olanlar hem de yalnızca tanınmış sûfîlerin annesi olarak bilinenler, sıklıkla annelik kavramıyla uyumlu “geleneksel”
1 imgelerin ötesinde davranmıştır. Anneler her zaman çocukları için etkili, güçlü bir tetikleyici olmamış hatta bazen
tabakat yazarlarının da bahsettiği “anne hakkı”nın (hakku’l-vâlide) kendilerine sağladığı imkânın ve anneye saygı ilkesinin avantajını kullanarak, oğullarının rahatça seyahat etmesini engellemişlerdir. Tasavvuf dünyasında dayılar, destekleyici anne
idealine, annelerden daha etkili bir katkı sunmuş gibi görünmektedir. Bu makale, 2009
-2010 yıllarında Profesör Binyamin Abrahamov’un danışmanlığında, Bar Ilan Üniversitesi’nde (İsrail) “Evrensel Tektanrıcılık Dangoor Programı” (The Dangoor Program of
Universal Monotheism) tarafından destek alarak [hazırladığım] doktora sonrası
araştırma çalışmamın bir parçası olarak yazılmıştır. Başlıktaki “klasik” kelimesi, Fritz
Meier’in tasavvufu üç ana aşamaya ayıran sınıflandırmasına atıfta bulunur: pre-klasik
tasavvuf (II. /VIII. yüzyılın ikinci yarısından III. /IX. yüzyılın başına kadar), III. /IX.
yüzyıldan V./XI. yüzyıla kadar uzanan klasik tasavvuf ve yaklaşık V./XI. yüzyılın sonlarından itibaren süregelen post-klasik tasavvuf. Klasik dönemle birlikte, tasavvuf
“homojenlik içinde kazanılmış bir bütün olarak” “ruhani bilimlerin2 neredeyse tam bir
kümesi” haline gelmiştir [F. Meier, “The Mystic Path”, The World of Islam: Faith, People, Culture, ed. Bernard Lewis (Londra: Thames & Hudson, 1976), 118]. Dahası postklasik tasavvuf, temel olarak vizyoner ve okült deneyimlerin yüksek değerleri, insandaki ilâhi kıvılcım teorisi (the theory of a divine spark in man) ve dünyanın Tanrı’dan
sudûruna ilişkin Gnostik kavramı ile ayırt edilir. Post-klasik dönem boyunca, tasavvuf
daha erken dönemlerdeki marjinalliğinin tersine geniş bir popülerlik kazanmayı
başarmıştır (bk. Meier, “The Mystic Path”, 120). Terminolojinin bu kullanımı, modern
bilim tarafından yapılan diğer tespitlerden biraz farklıdır. [bk. Tonaga Yasushi,
“Sufism in the Past and Present”, Annals of Japan Association of Middle East Studies,
21 (2006), 12-13]. Meier'in sınıflandırmasına göre, klasik ve erken post-klasik dönemlerindeki tasavvuf, bu makalenin ilgilendiği temel alandır.