İnsanlığın doğa ve doğaüstü güçlerle mücadelesi temelinde ortaya çıkmış, fiziki ve ruhi hastalıklara dayanan tedavi yöntemlerini içine alan her türlü uygulama ve inançlar “halk hekimliği” olarak tanımlanabilir. Günümüzde daha çok “halk hekimliği” olarak kullanılan kavram, “halk tababeti, geleneksel tıp, tıbbi antropoloji, tıbbi folklor, folklorik tıp, köy hekimliği” şekillerinde de adlandırılmaktadır.
Halk hekimliği, geleneksellik arz etmesi (nesilden nesle sözlü ve icra yoluyla aktarılması), hem fiziki hem de ruhi tedavi yöntemini bünyesinde barındırması, uygulama (pratikler/ritüeller) ve inanç boyutu taşıması, tedavi faaliyetlerini yürüten ve daha çok usta-çırak ilişkisine dayanan meslek erbapları tarafından icra edilmesi bakımından folklorik önem arz eden, çok yönlü geleneksel tıbbi uygulamalardır.
Halk hekimliği, dini/sihri-büyüsel işlemler, bitkiler/otlar/maden vb. maddelerle yapılan tedaviler ve cerrahi nitelik taşıyanlar olmak üzere üç temel uygulama alanını kapsamaktadır. Uygulamaların niteliği ne olursa olsun bunların hemen hepsinde geleneksellik temel özellik olarak varlığını sürdürmektedir. Geleneksellik sadece tedavi bilgisinin gelecek nesillere aktarılmasında değil, tedaviye başvuranlar açısından da benzer anlamlar taşımaktadır.
Halk hekimliği, bahis olduğu üzere modern tıpta da görülen hem fiziksel hem de ruhi hastalıkları tedavi etmeye yönelik icraların toplamı olarak da adlandırılabilir. Geleneksel toplumlarda daha çok rastlanılan halk hekimliği uygulama ve inançları, ön yargıların, ayıplanma ve kınanma duygularının hâkim olduğu yapılarda daha da ön plana çıkmakta, bu bağlamda insanların tedaviye yaklaşım biçimlerini de içerisine almaktadır. Özellikle ruhi hastalıkların söz konusu edildiği durumlarda, toplumsal baskı ve ayıplanma korkusu nedeniyle hastalığı gizleme isteğinin doğal bir neticesi olarak ocaklara, muskacılara varan uygulamalar halk hekimliğini icra edenler açısından bir itibar kazanma ve iktisadi araç niteliği taşımaktadır. İnsanlar yukarıdaki nedenler dışında tıbbın başarılı olamadığı, çaresiz kaldıkları durumlarda da halk hekimliği uygulamalarına müracaat etmektedirler. İnsanoğlunun doğa ve onun zararları karşısındaki azmini ve inancını gösteren bu uygulamalar başarılı olsun ya da olmasın günümüze kadar varlığını sürdürmektedir.
Türk kültür çevresinde “ocaklılar, kocakarılar, muskacılar, hocalar, ebeler, dedeler, izinliler” olarak bilinen halk hekimliği mesleği, kökleri İslam Öncesi Türk İnanç Sistemine dayanan tedavi yöntemleri ile sihri-büyüsel işlemlerin ustası sayılan Kamlık geleneğinin Anadolu’daki takipçileri olarak adlandırılabilir. İslam öncesi Türk kültür vadisinde çok önemli yer işgal eden Kamlar (Şamanlar), ait oldukları toplumda kopuz eşliğinde toylarda, büyük törenlerde destansı şiirler icra ederken diğer taraftan da sahip oldukları büyü-sihri bilgi ve tekniklerle hastalıklara çare bulurlardı. Türk kültür çevresinde Şaman, Ozan, Oyun, Bakşı/Baksı, Kam olarak adlandırılan bu tipler, Türklerin İslam dairesine girmesiyle birlikte tipolojik parçalanmaya maruz kalarak Anadolu Türk kültür çevresinde Âşık, Ocaklı, Dede, Evliya, Veli, Alperen gibi isimlerle anılmaya başlar. Kamlığın çoğunlukla soy esasına dayalı usta-çırak ilişkisini koruyan meslek olduğundan hareketle Anadolu’da da ocaklıların, evliya kültünün ve âşık kültürünün Kamlık müessesine dayanması görüşümüzü destekler niteliktedir. Üstelik günümüzde Kırgız-Kazak gibi Türk topluluklarında Şaman’ın icra ettiği sanatsal faaliyetleri Manasçı, Akın, Comokçu, Jırav, Jırşı gibi sanat erbaplarının icra etmesi hastalıkları tedavi eden kişilerin ise Bakşı, Bübü, Bakşı-Bübü, Kempir (Kocakarı) gibi tiplere özgü sayılması fikrimizi kuvvetlendirmektedir.
Projenin konusu UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazineleri ve Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi bağlamında Nevşehir yöresinde yaşayan halk hekimleri (ocaklılar, hocalar, ebeler, kocakarılar) ele alınacak, bunlara verilen adlar, yetişmeleri, ustalarından öğrendikleri, hangi hastalıkları tedavide ustalıklaştıkları ya da hangi hastalıkların için onlara gelindiği, hastalığı tedavi etme yolları, kullandıkları teknikler ele alınacak; daha sonra halk arasında hangi hastalıklar için neden Halk hekimlerine başvurdukları araştırılarak, hastalık adı, tedavi şekli, hastalıkla ilgili anlatılar ve uygulamalar üzerinde durulacaktır. Konu hakkında derleme ve tahlil çalışmasında Nevşehir merkez, ilçeler ve köyleri örneklem sahası olarak tercih edilecektir.
All kinds of practices and beliefs, which emerged on the basis of humanity’s struggle against nature and supernatural powers, and which include treatment methods based on physical and psychical diseases, can be defined as ‘‘folk medicine’. Used as ‘‘folk medicine’’ rather at the present time, the concept is also called in forms of ‘‘folk art of medicine, traditional medicine, medical anthropology, medical folklore, folkloric medicine, village medicine.’’
Folk medicine is multiple traditional medical practices which are of folkloric importance in that it has traditionality (inheriting from generation to generation through oral and performance), contains within itself both physical and psychical method of treatment, bears application (practices/rituals) and belief aspects, and it is performed rather by profession experts (connoisseurs) who are conducting treatment activities and are based on master-apprentice relationship.
Folk medicine involves three basic areas of practice, including religious/magical transactions, treatments which are done by substances such as herbs/plants/minerals etc., and those which have the surgical qualification. Regardless of what nature of the practices is, traditionality continues its existence as key feature in almost all of these. Traditionality bears similar meanings not only in transferring treatment knowledge to next generations, but also in terms of applicants to treatment.
Folk medicine can be named as sum total of performances for treating both physical and psychical diseases which are also seen in modern medicine as is mentioned. Practices and beliefs of folk medicine, which are encountered more in traditional societies, come further into prominence in structures where biases, feelings of being condemned and denounced dominate, and in this context these practices and beliefs take people’s approach forms to the treatment into their content, as well. In cases where especially psychical diseases are mentioned, as a natural consequence of dissimulation request of the disease due to social pressure and fear of being comdemned, practices which have reached up to ocaks (hearths) and muskacılar (talisman-writers) have the characteristic of acquiring repuation and of a economic means in terms of those who perform folk medicine. Apart from the above reasons, people apply to practices of folk medicine in cases where the medicine has failed and people have become helpless, as well. These practises showing humanbeing’s determination and belief against nature and its damages have been continuing their existence until today whether they have become succesful or not.
Known as ‘‘ocaklılar (those from hearths: family members who engage in certain diseases), kocakarılar (Old Women), muskacılar (talisman-writers), hocalar (hodjas), ebeler (wise women), dedeler (wise men), izinliler (person from the hearth, who does not obtain authorization by kindredship, and to whom treatment power is transferred by the master via hand-lending method)’’ in Turkish culture environment, folk medicine profession can be called as followers in Anatolia of Khamness tradition that is counted as master of magical transactions, by treatment methods of which origins are based on Pre-Islamic Turkish Belief System. Khams, occupying a very important place in Pre-Islamic Turkish culture valley, on the one hand, were performing epic poems with Kopuz (Qopuz) at Toys (large feasts/gatherings with drink and food which are held to celebrate an event or an important success in Old Turks) and at great ceremonies in the society to which they belong, on the other hand, they were finding cure to diseases through magics-magical knowledge and techniques which they have. These types, who are called as Şaman (Shaman), Oyun, Bakşı/Baksı (Bakshi/Bahshi), Kam (Kham) in Turkish culture environment, began to be referred to as names such as Âşık (Ashik), Ocaklı (Person from Hearth), Dede (Wise Man), Evliya (Saint), Veli (Wali), Alperen (Combatant) etc. in Anatolian Turkish culture environment, by being exposed to typological breakdown together with entering Turkish People into Islam circle. Considering Khamness is the profession which protect master-apprentice relationship based on the lineage basis mostly, the fact that People from Hearths (Ocaklılar), Saint cult, and ashik culture in Anatolia are based on Khamness institution is of quality to support our view. Furthermore, performing artistic activities, which are performed by the Shaman today in the Turkish communities such as the Kyrgyz and Kazakh, by art connoisseurs such as Manasçı (Manaschi), Akın (Akin), Comokçu (Jomokchu), Jırav (Jirav), Jırşı (Jirshi) etc., and counting individuals who cure diseases as peculiar to types such as Bakşı (Bakshi/Bahshi), Bübü (Bubu), Bakşı-Bübü, Kempir/Kocakarı (Old Woman) etc. strengthen our idea.
In the context of UNESCO’s Living Human Treasures and the Convention for Safeguarding Intangible Cultural Heritage, subject of the project will be addressed as the folk physicians (Ocaklılar, Hocalar, Ebeler, Kocakarılar) who are living in Nevşehir territory; next, names which are given to them, their trainings (growths), what they learned from their masters, what diseases they have become skilled in treating, or for what diseases they are visited, ways to treat the disease, techniques which are used by them will be discussed; and later on, by researching for what diseases and why people among the folk apply for folk physicians (healers), name of the disease, its type of treatment, narratives and pactices with regard to the disease will be dwelt upon. In review and analysis study on the subject, we will prefer Nevşehir centrum, its districts and villages as sample area.