Bu çalışma Balkan Savaşları sonucunda bölgenin Yunan Devleti hakimiyetine
giren Selanik ve çevresinde yaşanan mülkiyet sorunlarını inceliyor. Makale genel
olarak 1917’de Venizelos Hükümeti’nin hem topraksız köylülere toprak verip
hem de Osmanlı’dan kalan toprakların millileştirilmesi amacıyla uygulamaya
koyduğu toprak reformunun sonuçlarını irdeliyor. Yunan Hükümeti bu kararla
Osmanlı vatandaşlarının mülklerinin müsadere edildiğini açıklarken, geri kalan
arazilerin ise beşte birinin kamulaştırıldığını ilan ederken, karşısına Osmanlı
döneminde mülk sahibi olmuş İngiliz vatandaşlarının şikayetleri çıkıyor. Söz
konusu İngiliz vatandaşları, Birinci Dünya Savaşı sonrasında bölgedeki en
önemli güç olan İngiltere’nin İstanbul’dan Malta’ya uzanan egemenliğine
güveniyor ve davalarını savunması için İngiliz temsilciliklerine başvuruyor.
Büyük ölçüde sözü geçen dava kayıtlarına dayanan bu çalışma ilk olarak, savaş
sonrasında İngiltere’nin Yunanistan üzerindeki nüfuzu, İngiliz temsilciliklerinin
çalışma biçimi, Osmanlı’dan sonra uzun bir süredir bölgede hâkim toprak
rejimi olan çiftliklerin statüsü, bölgedeki Levanten yatırımları ve Selanik’teki
arsa rantı gibi birbirinden farklı görünen konuların Osmanlı’dan ulus-devlete
geçiş açısından belirli bir örüntünün parçaları olduğunu iddia ediyor. İkinci
olarak ise savaş sonrasında İngiltere’nin bölgede en az askeri varlığı kadar
ekonomik çıkarlarını da nasıl koruduğuna dikkati çekiyor.
Due to the pressure of migration and to solve the question of landless farmers,
the Venizelos administration passed a Land Reform in 1917. It also offered
the government a chance to secure its rights on the former Ottoman lands in
Thessaly. According to the new law, one-fifth of the çiftliks shall be national
property. The law further provides that the Greek Government is authorized
to expropriate çiftliks at their pre-WWI value. While the lands of the Ottoman
subjects absent from Greece were sequestered, British subjects applied British
authorities to support their cases. Depending on British documents, this study
first claims diverse issues such as the influence of Britain in Greece following
WWI, the operations of the British legations in the region, the post-Ottoman statue of old çiftliks, the Levantine presence in the region, and land values in postwar Salonica constituting a single pattern that represents the transition from the empire to nation-states. Second,
the study aims to expose how Britain, besides its military presence, tried to protect its economic interests in the region.