Bu araştırmada, bir çevresel ihtilaf örneğinde maden yanlısı ve maden karşıtı köylü gruplarının anaakım ve alternatif medyada nasıl temsil edildikleri, söylemlerinin içeriği, nasıl yeniden üretildiği ve geniş kamuoyuna nasıl aktarıldığı incelenmektedir. Her çevresel ihtilafta çoklu ölçeklerde ve çok sayıda aktör tarafından çoklu değerleme dilleri kullanılır ve proje yanlısı gruplar, özellikle şirket ile proje karşıtı grupların değerleri karşılaşır. Bu farklı değerleme dilleri arasındaki çatışma farklı toplumsal gruplar tarafından ifade edilir. Bu grupların değerleme dilleri tarafların temel değerlerini açığa vurur ve bu çevresel bir ihtilafta belli bir değerleme dilini hangi tarafın dayatma ve reddetme iktidarına sahip olduğunu gösterir. Muhalif toplumsal gruplar rant ve kâr mantığına karşı kendi değerlerini ortaya koyarlar. Değerleme dilleri arasındaki farklılıklar güç dengesizliklerine dönüşür. Çevresel ihtilaflar birden çok değerleme dili üzerinden gerçekleşir ve ekonomik değerleme dili bunlardan sadece bir tanesidir. Yine çevresel ihtilafların pek çoğu mahkeme salonları, bilimsel raporlar ve özellikle medya dahil pek çok cephede yürütülür. Medya neticeyi tayin etmek üzere farklı değerleme dillerini iktidara tahvil eder. Bu makale, çevresel ihtilafları incelemek üzere ekolojik iktisat, politik ekoloji ve eleştirel medya çalışmalarını bir arada kullanarak Uşak Eşme Kışladağ altın madenini örnek olay olarak incelemektedir. Bunu yaparken de medyanın birbiriyle etkileşen maden karşıtı ve maden yanlısı çevresel değerleme dillerinin farklı değerlerini ve temsillerini nasıl yeniden ürettiğini anlamaya odaklanmaktadır. Araştırma arka plandaki asimetrik iktidar ilişkilerine yaslanan temsillerin asimetrik değerleme dilleri yansıttığını göstermektedir. Araştırmanın birinci bölümünden kavramsal ve kuramsal çerçeve, ikinci bölümünde yöntem, üçüncü bölümünde örnek olay açıklanmakta, dördüncü bölümünde ise bulgular analitik olarak tartışılmaktadır.
This study examines how pro- and anti-mining peasant groups are represented in the mainstream and alternative media, the
content of their discourses, and how they are reproduced and communicated to the general public in a case of environmental
conflict. In every environmental conflict, multiple valuation languages are expressed at multiple scales, and by multiple actors,
and the values and powers of corporate and local actors compete. The clash between different languages of valuation is
articulated by different social groups. The valuation languages of these actors reveal differences in their core values, and which
social group has the power to impose or exclude particular languages of valuation in environmental conflict. Oppositional
social groups deploy their own values against the logic of rent-seeking and profit-making. The differences between valuation
languages translate into power imbalances. Ecological conflicts are fought in many languages and economic valuation is only
one of such languages. Many environmental conflicts are also fought on many fronts, including the courtrooms, scientific
reports and especially in the media. Media activate different valuation languages into power in order to determine the outcome.
This article tries to integrate ecological economics, political ecology, and critical media studies for the study of environmental
conflicts, focusing on Uşak Eşme Kışladağ Gold Mine as a case study, examines how media (re)produces different values and
representations of pro-mining and anti-mining environmental valuation languages that interact and conflict each other. The
research shows that representations leaning on asymmetric power relations in the background reflect asymmetric valuation
languages. The first part of the article outlines the conceptual and theoretical framework. In the second and the third part, we
explain the method and the case. And in the fourth part, the findings are discussed analytically.