Özet:
ABD ile her alanda küresel güç rekabetini yürüten Çin, kendi siyasi sorunlarını
iç işleri olarak nitelendirmiş ve diğer ülkelerin söylem ve eylemleriyle bu
konulara dahil olmasının önüne geçmeye çalışmıştır. Bu noktada özellikle ön
plana çıkan ve küresel politikada sıklıkla gündem olan Tayvan sorunu, Çin
dış politikasında önemli bir “test” olmayı sürdürmüştür. ABD-Çin arasındaki
gerginliği tırmandırabilme potansiyeline sahip olan Tayvan, Çin açısından
Tek Çin politikası çerçevesinde uzun yıllardır gündemde kalmaya devam
etmiştir. Çin’in Tayvan konusunda bazen Tek Çin amacı doğrultusunda sert
güce veya askeri seçeneklere başvuracağını açıklaması sorunun ciddiyetini
de göstermektedir. Çin’in kuruluşundan beri devam eden Tayvan sorunu, Xi
Jinping döneminde de benzer şekilde sıklıkla gündeme gelmiştir. Çin’in en
önemli liderlerinden biri olarak Xi’nin, Tayvan sorununu tamamen çözmesine
yönelik önemli bir beklenti vardır. Xi’nin Tayvan politikasında Çin’in askeri
gücünü, ABD ile rekabetini, Tayvan’ın ekonomik ağırlığını ve Çin’in küresel
imajını dikkate alarak hareket ettiği görülmüştür. Çalışmada ilk olarak Tek
Çin politikasının tarihsel süreci ve Çinli liderlerin politika hakkında söylemleri
sonraki bölümde ise Xi dönemine odaklanılarak bu dönemdeki gelişmeler
ele alınmıştır. Çalışmada, Tek Çin politikasının Çin’e siyasi olarak katkı
sağlamaktan ziyade, Çin dış politikasında çözülemeyen krizlere neden olduğu
vurgulanmıştır. Bu kapsamda, Çin’in özellikle Xi gibi güçlü bir lidere sahip olduğu bu dönemde Tayvan gibi uzun yıllara dayanan sorunlarını çözmedikçe
yani Tek Çin söylemini eyleme dönüştürmedikçe sorunlarının devam edeceği
ifade edilmiştir.