Değerli, sınırlı ve yenilenemeyen bir kaynak olan doğal ve kültürel mirasın, günümüz koşullarında turizm faaliyetleri de dâhil pek çok baskıya maruz kaldığı bilinmektedir. Bu baskı ve riske bağlı olarak doğal ve kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği hususu, son yılların önemli ve tartışmalı konuları arasına girmiştir. Kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği sorunu, aslında miras alanlarının nasıl yönetilmesi gerektiği anlamına gelmektedir. Yönetim planları ve politikaları hazırlanırken, alanların hassasiyetleri ve dayanma güçleri mi yoksa cazibesini sürdürerek ya da arttırarak çok kazanmak mı dikkate alınmalıdır? Bu soru, eşsiz evrensel güzelliği ve kıymetiyle önemli ve çok ziyaretçi alan bir destinasyon olan Kapadokya Bölgesi'ndeki miras alanları için de geçerlidir. Buradan hareketle bu çalışma, Kapadokya Bölgesi'ndeki miras alanlarının durumlarını belirlemek amacıyla toplanan bilgileri bir matris kullanarak sistematik bir şekilde değerlendirmeyi ve varlıkların nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda öneriler sunmayı amaçlamaktadır. Bu amacı gerçekleştirebilmek için çalışmanın alanı olarak, Kapadokya Bölgesindeki miras alanları içerisinden en çok ziyaretçi alan ve tanınan miras alanları ile Dünya Miras Listesi'nde yer alan alanlardan 14 tanesi seçilmiştir. Miras alanlarını, matris üzerine yerleştirebilmek için bilgi toplamak amacıyla daha önce bir çalışmada kullanılmış olan soru formu Kapadokya Bölge'sine uyarlanmıştır. Miras alanları ve turizm hakkında bilgi sahibi uzmanlardan oluşan 34 kişilik bir örneklem ile yüz yüze görüşmeler yapılmış ve miras alanlarının, görüşme formunda yer alan her bir ifade için ayrı ayrı puanlandırılması istenmiştir. Toplanan görüşme formundaki ifadelere ait puanların ortalamaları alınarak, miras alanlarının matrisin dikey ve yatay eksenine göre aldıkları değerlere ulaşılmıştır. Bu değerlere göre miras alanları matrise yerleştirmiş ve dayanıklılık ve pazar çekiciliği durumları ortaya çıkmıştır. Ulaşılan sonuçlara göre 6 miras alanı dayanıklılığı ve çekiciliği yüksek, 5 miras alanı orta çekicilikte ve dayanıklılıkta, 3 miras alanı ise dayanıklılık açısından orta ve çekicilik açısından da yüksek düzeyde çıkmıştır. Böylece miras alanlarında yönetim önceliklerinin nasıl olması gerektiği belirlenmiş ve aynı sonuçlar yönetim öncelikleri doğrusunda da gösterilmiştir. Bu bilgiler ışığında miras alanlarının yöneticileri ve paydaşları ile akademisyenlere bazı önerilerde bulunulmuştur.
It is known that natural and cultural heritage, which is a valuable, limited and non-renewable resource, is exposed to many pressures, including tourism activities, in today's conditions. Due to this pressure and risk, the protection and sustainability of natural and cultural heritage has become one of the important and controversial issues of recent years. The problem of conservation and sustainability of cultural heritage actually means how heritage sites should be managed. When preparing management plans and policies, should the sensitivities and resilience of the areas or the earning a lot by maintaining or increasing their attractiveness be taken into account? This question also applies to the heritage sites in the Cappadocia Region, which is an important and highly visited destination with its unique universal beauty and value. From this point of view, this study aims to systematically evaluate the information collected in order to determine the status of heritage sites in the Cappadocia Region, using a matrix, and to offer suggestions on how assets should be managed. In order to achieve this aim, as the study area, 14 of the heritage sites in the Cappadocia Region, which receive the most visitors and are recognized, and 14 of the sites on the World Heritage List were selected. The questionnaire, which was used in a previous study, was adapted to the Cappadocia Region in order to collect information in order to place the heritage sites on the matrix. Face-to-face interviews were conducted with a sample of 34 experts, who were knowledgeable about heritage sites and tourism, and they were asked to score separately for each statement in the interview form. By taking the average of the scores of the expressions in the collected interview form, the values of the heritage areas according to the vertical and horizontal axis of the matrix were reached. According to the results, 6 heritage sites are high in durability and attractiveness, 5 heritage sites are medium attractive and durable, and 3 heritage sites are medium in durability and high in attractiveness. Thus, it was determined how the management priorities should be in the heritage areas and the same results were shown in the management priorities line. In the light of this information, some suggestions were made to the managers and stakeholders of the heritage sites and to the academicians.