The Ottoman State has grouped the subjects under its own administration according
to their beliefs for various reasons as a requirement of social structure. This situation
defined as the Nation System didn’t function in the same way during the Ottoman
period. In the post-Ottoman Lausanne Conference, despite all the efforts of the
Turkish side, articles that protect the rights of non-Muslims and their being subject to
their own laws were included in the text of the treaty. However, later on, non-Muslim
minorities preferred the citizenship of Turkish Republic by disclaiming these rights.
In this study, the representation status of these three old and outnumbering Greeks,
Armenians and Jewish communities at the Turkish Grand National Assembly
(TBMM) were discussed. Parliamentary activities of non-Muslim representatives in
the Turkish Grand National Assembly during the Republican period were evaluated.
It has been identified that these representatives, who have declared they are
candidates for the Turkish nation in the multi-party period just like in the one-party
period, were particularly interested in the problems of their own communities during
their representation at the Grand National Assembly.
Non-Muslim deputies took an active role in Turkish Grand National Assembly
between the years 1935-1964. In total 22 non-Muslim representatives served in this
process. While some of the non-Muslim MPs, such as Berç Türker and Salamon
Adato, participated in the legislative activities in a very effective manner, there was
no activity in any of the four years during which some MPs were in the parliament.
Osmanlı Devleti’nin toplum yapısının gereği yönetimi altındaki tebaayı çeşitli
sebeplerden dolayı inançlarına göre gruplandırmıştır. “Millet Sistemi” olarak
tanımlanan bu durum, tüm Osmanlı Devleti döneminde aynı şekilde devam
etmemiştir. Osmanlı sonrası Lozan Konferansı’nda, Türk tarafının tüm gayretlerine
rağmen gayrimüslimlerin haklarını koruyan maddeler ve kendi hukuklarına tabi
olabilmeleri, antlaşma metninde yer almıştır. Ancak daha sonra gayrimüslim
azınlıklar bu haklarından vazgeçerek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını tercih
etmişlerdir.
Bu çalışmada Türk toplumu içerisinde yer alan bu üç eski ve sayıca fazla olan Rum,
Ermeni ve Yahudi cemaatlerinin TBMM’deki temsil durumları ele alınmıştır. Bu
çalışma Cumhuriyet döneminde TBMM’de bulunan gayrimüslim temsilcilerin
parlamento faaliyetleri değerlendirilmiştir. Tek parti döneminde olduğu gibi çok
partili dönemde de Türk milleti adına aday olduklarını beyan eden bu temsilcilerin
TBMM’de temsil görevleri sırasında kendilerine ait oldukları cemaatlerin
sorunlarıyla da özel olarak ilgilendikleri tespit edilmiştir.
Cumhuriyet döneminde gayrimüslim milletvekilleri 1923 ila 1964 yılları arasında
TBMM’de daha yoğun olarak yer almışlardır. Bu süreçte toplamda 22 gayrimüslim
temsilci görev yapmıştır. Gayrimüslim milletvekillerinden Berç Türker ve Salamon
Adato gibi bazıları oldukça etkin bir şekilde yasama faaliyetlerine katılırken, bazı
milletvekillerinin mecliste bulundukları dört yıl süre zarfında hiçbir konuda
faaliyetlerine rastlanılamamıştır.